BOYUN AĞRILARINA BÜTÜNCÜL TIP BAKIŞI
Boyunda 7 omur ve bu omurlar arasında çıkan sinirler, beynin arka kısmını besleyen atar damarlar, beynin kirli kanını kalbe getiren toplar damar,lenf sistemi, üç tane ganglion ( sinir üssü) bulunur.
Kafatası birinci boyun omurunun üzerine oturur ve ismi Atlas’tır.
İkinci boyun omuru ( Axis) bir çıkıntı (Dens Axis) ile birinci boyun omurunun içine girer ve bağlantılarıyla ard kafa kemiğine yapışır. İkinci boyun omurundan çıkan çıkıntıyı birinci boyun omuru içinde bir bağ sarar ki arkadan araba çarpmalarında boyundan aşağı felç olmayı korusun.
İkici ila beşinci boyun omurları arasında çıkan sinirler Frenik sinir ismini alarak kalp, akciğerler, karaciğer gibi iç organların duyu sinirini oluşturur.
Çene ekleminde olan sorunlar ikinci boyun omuru üzerinden boynu etkilediği gibi iç organlardaki kabızlık, ameliyat sonrası gerginlikler, menopoz vs. gibi durumlar duyu sinirleri üzerinden boynu olumsuz etkileyerek boyun ağrısına neden olabilirler.
Aile içindeki sorunlar, erkeklerde erken boşalma, kadınlarda orgazm olamama gibi sorunlar boyun ağrısının nedenleri arasında olabilir.
Omurgada oluşan yana veya öne-arkaya doğru eğrilikler de boyun ağrılarının nedeni olabilirler. Vücudumuzda hangi sorun olursa olsun kafamız omurgamızın üzerinde dik durmak zorundadır.
Alt çeneden kürek kemiklerine yapışan sağlı sollu bir kas vardır. Çene açıldığında çenenin ucunun göğüs kafesinin ortasına denk gelmesi gerekir;çenenin ucu sağa ya da sola doğru açılıyorsa bu durum kürek kemiği üzerinden boynu olumsuz etkileyecektir.
İç organlardan akciğerler omuz başlarını, böbrekler kürek kemiklerinin üst kısımlarını, mide sorunlarını kürek kemiklerinin ortasını etkileyerek ağrıya neden olurlar. Kabızlık ve karın içinde gaz oluşumu nefes almayı sağlayan diyafram kasına baskı yapacağından sol taraftan kalbe, sağ taraftan karaciğere baskı yaparak boyun ağrısına neden olacak ve hızlı kalp çarpıntısı oluşacaktır.
Ayrıca akciğerlerdeki sorunlar boyun ağrılarının nedenleri arasındadır.
Boyun ağrılarında hasta doktora gider genellikle boyun MRI çekilir, ameliyatlık bir durum söz konusu değilse genellikle fizik tedavi önerilir. Klasik fizik tedavide amaç ağrıyı kesmek olmamalıdır (ağrı bizlere Tanrı’nın bir lütfudur ve öncelikli amacımız ağrıyı kesmek olmamalıdır) sıcak uygulama, ağrı kesici Tens, ultrason,boyun egzersizleri ve belki boyun bölgesine özel masaj yapılır. Unutmadan yazayım bir de her ağrıya kuru iğne tedavisi , sülük, hacamat ve ne hikmetse manüplasyon (kütletme) yapılıyor.
Size şu soruyu sormadan duramayacağım; Boyun ağrısında bu tedaviler yeterli mi?
Kişinin oturması doğru değilse,on günde bir kez büyük tuvaletini yapıyorsa, ameliyat yerinde yapışıklıklar varsa, çene ekleminde sorun varsa, diş eksikliği varsa, menopoza girmişse vs. bu uygulamalarla boyun ağrısının kesilebileceğini düşünüyor musunuz? Cevabınızı biliyorum: Hayır.
Fakültede okurken “Sağlıklı olmayı fiziksel, psikolojik, fizyolojik, sosyal, siyasal iyi olma hali” diye öğrendik.
Durum böyle olunca özelde boyun ağrısına genelde ise tüm vücut ağrılarında çok yönlü bakmak zorunda olduğumuzu, aksi takdirde yararımızın olamayacağını bilmemiz gerekir.
Bütüncül Tıp bakış açısıyla hastamızın ağrılarına yaklaşabilir,şüphelendiğimiz bir durum söz konusuysa ( akciğer sorunu, psikosomatik vs) her halükarda ilgili uzman hekimin görüşünü de alarak terapilerimize yön vermemiz herşeyden önce hastamızın güvenini kazanmak ve umut taciri olmamak bizler için oldukça önemlidir.
Yeni yılda hepinize sağlık, huzur ve mutluluk diliyorum.
Dostlukla.
OSTEOPAT.cPNI. GAPS Dnş.Uzm. Fzt.İbrahim MAYDA