Anayasa Değişikliğine İtiraz Dilekçesi Yayınlandı
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne HAYIR Diyoruz ve kamuoyu çağrısında bulunuyoruz.
Ülkemizde hukuk kuralları referanslarını bir din veya inançtan değil, seküler ilkelerden, taraf olduğu insan hakları sözleşmelerinden ve anayasalarının bütününden almaktadır.
Yarın yaşayacağımız yıllarımızı ve buna ilişkin yol haritalarına ilişkin kaygılarımızı belirleyecek olan tarihi ve vicdani sorumluluklarının gereği olarak bu değişiklik talebine HAYIR demeleri çağrısı yapmaya davet ediyoruz.
Parti Başkanları ve milletvekillerine mektup gönderiyoruz ve Anayasa değişikliği talebine HAYIR diyoruz.
Siz de aşağıdaki dilekçeyi indirip, imzalayarak, Siyasi Parti Başkanları’na ve milletvekillerine gönderebilir, sosyal medyanızda onları etiketleyerek paylaşabilirsiniz.
Sayın Başkan,
9 Aralık 2022’de TBMM’ye sunulan Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun teklifinde yer alan 41. Madde;
1- Evlilik yaşının belirtilmemesiyle çocuk evliliklerine,
2- Bir kadın- Bir erkek koşulunun yazılmamasıyla erkekler için çok eşliliğe,
3- Resmi nikah ifadesinin yer almamasıyla sadece dini nikaha dayalı evliliklere yol açma
ihtimali olan bu düzenlemelere asla evet dememenizi bekliyor ve istiyoruz.
Aynı teklifte yer alan 24. Maddeye eklenen paragrafta yapılan düzenleme ise:
1- Anayasa’nın başlangıç bölümüne ve 2. maddesindeki laiklik ilkesine,
2- Anayasa’nın 14/2. Maddesine,
3- Anayasa’nın 24. Maddesine ve
4- 3 Aralık 1934 tarih 2596 sayılı Devrim Yasası’na ve Devrim Yasalarını koruyan Anayasa’nın
174. maddesine aykırıdır.
Bu nedenle diyoruz ki;
1-Anayasaya aykırı Anayasa değişikliği yapılamaz.
Evet demeyiniz.
2- Anayasa’ya uymayanlarla Anayasa görüşmesi yapılmaz.
Evet demeyiniz.
3) 3-4 ay sonra TBMM’de olamayacak milletvekillerinin, Türkiye’nin siyasal sistemini ve
geleceğini etkileyecek kararlar almasına evet demeyiniz.
4) Maddenin gerekçesinde “Artık Türkiye’de başörtüsü yasağı yoktur” ifadesi yer
almaktadır. Yasak olmayan bir şeyin serbest bırakılması Anayasal hak ve özgürlükleri
tartışılır hale getirmektedir.
Bu anlayışa evet demeyiniz.
5) Her hakkın sınırlanabilirliği uluslararası bir hukuk kuralı olmasına karşın, burada sınırsız
ve mutlak koruma, “Güvenlik içinde özgürlük” ilkesine de aykırı olduğu için bu
düzenlemeye evet demeyiniz.
Ülkemizde hukuk kuralları referanslarını bir din veya inançtan değil, seküler ilkelerden,
taraf olduğu insan hakları sözleşmelerinden ve anayasalarının bütününden almaktadır.
Şimdi sizlerden yarın yaşayacağımız yıllarımızı ve buna ilişkin yol haritalarına ilişkin
kaygılarımızı belirleyecek olan tarihi ve vicdani sorumluluğunuzun gereği olarak bu
değişiklik talebine HAYIR demenizi bekliyoruz.
Saygılarımla.